Lenzing, dünyanın en büyük etraf raporlama platformlarından CDP’nin (Karbon Saydamlık Projesi) İklim Değişikliği, Su Güvenliği ve Orman programlarının üçünde de A derecelendirme notu alarak dünya çapında “AAA” puanına layık görülen 14 şirketten biri oldu.
Lenzing, iklim, su güvenliği ve orman tahribatı üzere sıkıntılara karşı dikkat cazibeli ve kanıtlanabilir faaliyetleriyle dünya çapında kurumsal çevrecilik, aksiyon alma ve şeffaflık alanlarında liderliğini devam ettiriyor. Lenzing, bu alanlardaki öncü faaliyetleri nedeniyle dünyanın en büyük bağımsız etraf raporlama platformlarından CDP tarafından en itibarlı liste olan “A” Listesindeki şirketler ortasında gösterildi. Yatırımcılar, şirketler, lokal, bölgesel hükümetler ve devletler için global çapta bir şeffaflık sisteminin yürütülmesini üstlenen, kâr gayesi gütmeyen bir kuruluş olan CDP (Karbon Saydamlık Projesi), dünyada çevresel raporlama alanının en yüksek standardı olarak bedellendiriliyor. 2021 yılında 13 bin şirketi programa dâhil eden CDP, yıllık raporlama sürecinden elde ettiği bilgileri kullanarak, şirketleri şeffaflık ve etraf alanında öncülük üzere özellikleri üzerinden puanlamaya olağan tutuyor. Bağımsız puanlama metodolojisi sayesinde, kurumsal ilerlemeyi ölçerek iklim değişimi, ormanlar ve su güvenliği alanlarında şirketleri harekete geçirme konusunda da teşvik edici bir rol üstleniyor.
Lenzing Küme CEO’su Cord Prinzhorn, “Geçen yıl da son derece yüksek olan puanlarımızın da ötesine geçmenin gururunu yaşıyoruz. AAA notu, sürdürülebilirlik stratejimizle halihazırda çok güzel bir yolda olduğumuzu gösteriyor ve bu yolda devam ederek karbon nötr bir geleceği karşılamak için kendimizi geliştirmeye devam etme konusunda bizi cesaretlendiriyor. Dokuma ve nonwoven sanayisinin dönüşmesi gerekiyor. Yenilenebilir ağaç bazlı selülozik elyafların iklim değişikliğiyle gayret konusunda ortaya koyduğu avantaja kayıtsız kalınamayacağına inanıyoruz. Bu nedenle de savlı sürdürülebilirlik gayeleri belirleyerek, bu amaçlara yönelik büyük yatırımlar yapıyoruz” dedi.
CDP CEO’su Paul Simpson ise şunları söyledi: “Çevresel şeffaflık ve hareketlilik alanına öncülük etmek şirketlerin atabileceği en değerli adımlardan biri. Şirketlerin iklim değişikliği, su güvenliğinin olmaması ve orman tahribatı nedeniyle karşı karşıya kalacağı riskler, artık görmezden gelinemez bir boyuta ulaştı ve harekete geçmenin bize sunacağı fırsatların, aksiyona geçmediğimizde alacağımız risklerden çok daha uygun olduğunu görebiliyoruz. Özel kesimin ortaya koyacağı liderlik, dünyanın her yerinde sıfır karbon, iklim olumlu ve hakkaniyetli bir dünya savı için temel teşkil ediyor. “A” Listemiz, şimdiden harekete geçerek geleceğin iktisadında başarıyı yakalamaya hazırlanan şirketleri içeriyor.”
Tekstil ve nonwoven sanayilerini döngüsel iktisada geçmeye teşvik ediyor
Sürdürülebilir ağaç ve kâğıt hamuru tedarikinin yanı sıra sorumlu su idaresi, Lenzing Group’un sürdürülebilirlik stratejisinde öne çıkan iki odak noktası. Lenzing Group, etraf sertifikalı sürdürülebilir tedarik ve bedelli kaynakların sorumlu ve verimli kullanımı konusunda kıymetli eforlar gösteriyor. Lenzing’in biyorafineri süreci, ağaç bileşenlerinin yüzde 100’ünün kullanılmasını sağlıyor ve bu nedenle elyaf üretimi, biyorafineri eserleri ve biyoenerji için çözünebilir ağaç hamuru üretiyor. Lenzing ayrıyeten geri dönüşümde kullandığı REFIBRA™ ve EcoCycle teknolojileriyle, dokuma ve nonwoven sanayilerinin doğrusaldan döngüsel iktisada geçişine yönelik tahliller sunuyor. Lenzing, döngüsel iktisat vizyonu doğrultusunda “Atıklara her gün yeni bir hayat veriyoruz” sloganını benimsiyor.
Yeni teknolojilerle sıfır karbona giden yol
Lenzing, sCore DERİ stratejisi çerçevesinde sürdürülebilir inovasyon aracılığıyla kârlı bir büyüme yakalamanın yanı sıra uzun vadede dirençliliğini ve ağaç bazlı, tabiatta çözünebilir özel elyafların tedariki alanındaki önder pozisyonunu güçlendirmek için bu süreci hızlandırmaya devam edecek. Toplam yatırım hacmi 1,5 milyar euro’yu aşan bu iki büyük projenin tamamlanmasıyla, sıfır karbona giden yolda değerli bir basamak kaydedilmiş olacak. Tayland’daki Lyocell tesisi, öncü altyapısı sayesinde sürdürülebilir biyojenik güç ile işletiliyor. Brezilya’daki kâğıt hamuru tesisi ise ürettiği elektriğin yüzde 50’sinden fazlasını yenilenebilir güç olarak kamu şebekesine iletecek.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
