MHP önderinin kimi etraflarda “Filistin’e Türk askerinin gönderilmesine dair hazırlık” yorumlarına yol açan bu kelamlarının akabinde bugün MHP Genel Merkezi’nden bir açıklama geldi.

Habertürk TV sunucusu Mehmet Akif Ersoy, kendisinin MHP Genel Merkezi’nden arandığını belirtip yapılan açıklamayı şu tabirlerle lisana getirdi:

“Dün yayında aktardığım noktalara işaret ederek, Sn. Bahçeli’nin;

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Kahire’deki teklifleri çerçevesinde Türkiye’nin memleketler arası toplumla entegre biçimde sorunun tahlili için katkı sunmaya hazır olduğunu (garantörlük), Gazze’de yaşanan sivil katliamların nefsi müdafaa olarak asla değerlendirilemeyeceğini, ABD’nin sorumsuz davranarak ateşe akaryakıtla gittiğini, ivedilikle ateşkes, barış görüşmeleri ve iki devletli tahlil noktasında inisiyatif alınması gerektiğini, Sn. Cumhurbaşkanı’nın bu istikametteki eforlarının da kuvvetle desteklendiğini söz ettiler.”

BAHÇELİ NE DEMİŞTİ?

MHP lideri Devlet Bahçeli dün, Filistin’e yönelik ataklara ait toplumsal medya hesabından şu açıklamayı yapmıştı:

“Milliyetçi Hareket Partisi olarak davetimiz şudur: Şayet bugünden itibaren 24 saat içinde ateşkes sağlanamazsa, ataklar durmazsa, mazlumların üzerine bombalar bırakılmaya ısrarla devam ederse, milletimle açık açık paylaşıyorum ki, Türkiye hızla devreye girmeli, tarihi, insani ve inanç sorumluluğunun gereği her neyse yapmalıdır. Gazze’yi müdafaa ve kollama misyonunu üstlenmek bize ecdadımızın mirasıdır.”

MHP’den yapılan açıklamada Bahçeli’nin, “dün paylaştığı Gazze konusundaki hassasiyetini içeren tweetine verdiği takviyeden ötürü Davutoğlu’na teşekkürlerini ilettiği” vurgulandı.

Açıklamaya nazaran Davutoğlu da “tüm Gazzeliler ismine Filistin konusundaki hassasiyetlerinden dolayı” Bahçeli’ye teşekkürlerini iletti.

Telefon görüşmesinin devamında iki önderin önümüzdeki günlerde Gazze konusunu ele alacakları bir yüz yüze görüşme yapma konusunda da mutabık kaldıkları tabir edildi.

24 SAAT MÜHLET VERMİŞTİ

Bahçeli, İsrail’in Gazze’de yaptığı katliama ait toplumsal medya hesabından şu paylaşımı yapmıştı:

“Milliyetçi Hareket Partisi olarak davetimiz şudur: Şayet bugünden itibaren 24 saat içinde ateşkes sağlanamazsa, hücumlar durmazsa, mazlumların üzerine bombalar bırakılmaya ısrarla devam ederse, milletimle açık açık paylaşıyorum ki, Türkiye hızla devreye girmeli, tarihi, insani ve inanç sorumluluğunun gereği her neyse yapmalıdır. Gazze’yi müdafaa ve kollama misyonunu üstlenmek bize ecdadımızın mirasıdır.

Türkiye Cumhuriyeti, Gazze’yi yüzü gülen çocukların kenti, kardeşlerimizin huzur ve itimat içinde yaşayacağı bir İslam beldesi yapmaya hazırdır, buna da and olsun, hamd olsun muktedirdir. Sayın Cumhurbaşkanımızın aktif ve çok boyutlu diplomatik çabasında de Türk milleti ve tüm inananlar yanındadır.” 

Türkiye Cumhuriyeti, Gazze’yi yüzü gülen çocukların şehri, kardeşlerimizin huzur ve güven içinde yaşayacağı bir İslam beldesi yapmaya hazırdır, buna da and olsun, hamd olsun muktedirdir. Sayın Cumhurbaşkanımızın aktif ve çok boyutlu diplomatik mücadelesinde de Türk milleti ve tüm…

— Devlet Bahçeli (@dbdevletbahceli) October 21, 2023

DAVUTOĞLU TAKVİYE VERMİŞTİ

Davutoğlu da bu paylaşımının akabinde Bahçeli’ye takviye vermişti: “Günlerdir algı idaresi ve provokatif çıkışlar ile Gazze’de yaşanan katliamı perdelemeye çalışanlara karşın, bu insanlık kabahatine dur demek ismine atılan her adımı ve yapılan her çağrıyı desteklediğimiz üzere; Sn @dbdevletbahceli’nin Gazze ve Filistinli kardeşlerimiz için lisana getirdiği sözleri de takdirle karşılıyor, destekliyorum.”

Bahçeli’nin daveti muhalefette de destek buldu. Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu ve Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu, MHP liderinin sözleri üzerine “takdir” ve “teşekkür”lerini lisana getirdi.

Davutoğlu, toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamada şu sözlere yer verdi:

“Günlerdir algı idaresi ve provokatif çıkışlar ile Gazze’de yaşanan katliamı perdelemeye çalışanlara karşın, bu insanlık kabahatine dur demek ismine atılan her adımı ve yapılan her çağrıyı desteklediğimiz üzere; Sayın Devlet Bahçeli’nin Gazze ve Filistinli kardeşlerimiz için lisana getirdiği sözleri de takdirle karşılıyor, destekliyorum.”

Karamollaoğlu da, Bahçeli’ye toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamayla teşekkür etti.

Karamollaoğlu, “Sayın Devlet Bahçeli’ye Filistin konusunda gösterdiği hassasiyetten ötürü teşekkür ediyorum. Tarihimizin, inancımızın ve insanlığımızın gereği olan davetini destekliyorum” dedi.

Sonucun açıklanmasının akabinde teşekkür konuşması yapan Destici, partisinin Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nu rahmet ve minnetle anarak, “Tabii kalıcı olan davadır, harekettir, misyondur. Onun için biz, bu davaya, bu misyona, bu fikre bugüne kadar olduğu üzere bundan sonra da sizlerle birlikte çok güçlü bir halde sahip çıkacağız.” dedi.

BBP’nin Türk siyasetindeki tesirinin aldığı oy ölçüsünün üzerinde olduğunu söyleyen Destici, bunun sandıklara yansıması için çalışmalarındaki eksiklikleri gidermeleri gerektiğini kaydetti.

Destici, gelecek mahallî seçimlerden itibaren oylarını artırmaları gerektiğini tabir ederek, “İlk seçimde tahminen bunu yapamayız, tahminen ikinci seçimde de yapamayız fakat üçüncü, dördüncü seçimlerde bunu yapmamız gerekiyor. Şayet bunu yapamıyorsak o vakit bir şeyleri eksik yapıyoruz demektir. Onun için bunu da sorgulayacağız, bunu da konuşacağız” değerlendirmesinde bulundu.

Tekrar genel lider seçilmesinden ötürü delegelere teşekkür eden Destici, “Teveccühünüz için şükranlarımı sunuyorum. Şehit önderimiz Muhsin liderimizin emanetini taşıyoruz. Beni tekrar bu vazifeye layık gören tüm delege kardeşlerime, tüm dava arkadaşlarıma, hareketimizin tüm mensuplarına şükranlarımı sunuyorum” tabirini kullandı.

Toplantıya CHP Tuzla İlçe örgütü ile birlikte İstanbul içi ve dışından çok sayıda siyasetçi katıldı. Türkiye’nin farklı kentlerinden belediye liderleri da Akköse’yi yalnız bırakmadı.

Toplantıda, Bülent Akköse’nin hayatının anlatıldığı ve Tuzla vizyonunu içeren iki kısa sinema de gösterildi.

CHP Tuzla İlçe Başkanı Eren Ali Bingöl’ün açılış konuşmasını gerçekleştirdiği toplantıda Bülent Akköse’nin eşi Bihter Akköse de kısa bir konuşma yaptı.

Bülent Akköse, CHP Tuzla Belediye Lider Aday Adaylık açıklama konuşmasına; başta Ortadoğu olmak üzere dünyada sürmekte olan savaşların sona ermesini dileyerek başladı.

Akköse “Henüz 14 yaşında bir çocukken, mahallî idarelerce gerçekleştirilen yanlış uygulamalar, hayatımda derin izler bıraktı. Bu yanlış uygulamalar, hayatımın dönüm noktası olan bugünkü hayali kurmama sebep oldu. 1999 yılında, ileride Tuzla Belediye Başkanı olmaya ve bu adaletsiz tertibi değiştirmeye karar verdim” dedi.

“565 BELEDİYEYİ GEZİP RÖNTGENLERİNİ ÇEKTİM”

Konuşmasına belediyecilik hakkında edindiği deneyimlerden bahsederek devam eden Akköse, “2003 yılında Siyaset Bilimi eğitimi almaya başlayarak bu yolun birinci adımını attım. Daha sonra sırasıyla; site idareleri, sivil toplum kuruluşlar, gemi inşa sanayi, çeşitli yöneticilikler ile ulusal ve milletlerarası tertiplerde yer aldım. Yüksek lisansımı ve stajlarımı tekrar bu doğrultuda icra ettim. Türkiye’de 81, Dünyada 51 kent gezdim. Gittiğim her yerde belediyecilik uygulamalarını yerinde inceledim. Son dört yılda, İBB’deki misyonum müddetince kıymetli grup arkadaşlarımla birlikte, Türkiye’de tam 565 belediyeyi şahsen gezip röntgenlerini çektim. Belediyelerin meselelerini tespit edip, bu sorunların çözülmesi için çalışmalar yürüttüm” dedi.

Konuşmasını, hayalindeki Tuzla’dan kısaca bahsederek ve tüm Tuzla halkını Hayalindeki Tuzla’ya ortak olmaya davet ederek sonlandıran Akköse, Belediye Başkanı olduğunda “Her kesimden ve görüşten beşere içtenlikle dokunan, ülkemizin ayrılamaz bütünlüğüne, ay yıldızlı bayrağımıza ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ihtilallerine gönülden bağlı bir idare anlayışıyla” ilerleyeceğini söyledi.

Bülent Akköse konuşmasını “Hepinizi, 31 Mart günü, hayalimdeki adil, dirençli, tüm canlılara saygılı, eşit istihdam imkanlarına sahip, denizci Tuzla’yıhep birlikte hayata geçirmeye ve bu hayale ortak olmaya davet ediyorum” kelamlarıyla tamamladı

Gazete Duvar’dan Can Bursalı‘nın haberine nazaran, ortalarında Adalet Bakan Yardımcısı Akın Gürlek’in de bulunduğu 35 hakim hakkındaki şikayet sürece konulmadı. Kararı sürece koymayan HSK Birinci Dairesi’nden sorumlu bakan yardımcısı ise Akın Gürlek.

26 kişinin mahpus cezasına çarptırıldığı Hrant Dink davasında, duruşma tutanaklarının Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi’ne (UYAP) 109 kere geç yüklenmesi gerekçesiyle yapılan şikayette 35 hakime ‘görevde kayıtsızlık ve düzensizlik göstermek, ısrarla ve daima olarak mahkemeye erişim hakkını engelleyerek adil yargılanma hakkını ortadan kaldırma’ suçlamaları yöneltildi.

TUTANAKLAR 14 DURUŞMA SONRA SİSTEME GİRDİ

MİT Tırları Davası’nda da yargılanan eski general Hamza Celepoğlu’nun avukatı Vural Ergül şikayet dilekçesinde, duruşma zabıtlarının yaklaşık 5 ay sonra UYAP sistemine yüklendiğini belirtti.

Ergül, davanın 10 Nisan 2017 tarihindeki 41. celsesinin zaptının 149 gün sonra, 5 Eylül 2017’de UYAP sistemine yüklendiğini, ortadan geçen müddette davanın 14 celse daha duruşmasının görüldüğü örneğini vererek, müvekkilinin faal halde yargılamaya katılamadığını ve adalete erişemediğini savundu.

35 HAKİM HAKKINDA ŞİKAYET

2022 yılının haziran ayında yapılan şikayetle ilgili karar, yaklaşık 16 ay sonra, 4 Ekim 2023’te verildi. Bakan Yardımcısı Gürlek’in sorumlu olduğu HSK Birinci Dairesi, ortalarında mahkemenin şu andaki başkanı olan Ali İhsan Horasan, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki misyonundan sonra Yargıtay’a üye olarak atanan Canel Rüzgar üzere isimlerin de olduğu 35 hakim hakkındaki şikayeti sürece koymama kararı verdi.

Emekçi Hareket Partisi (EHP) ve Halkevleri başta olmak üzere birçok sosyalist örgütün katıldığı eylemde “İsrail ile tüm alakalar kesilsin” yazılı bir pankart açıldı. “Nehirden denize özgür filistin”, “Emperyalizm yenilecek, direnen halklar kazanacak”, “Filistin halkı yalnız değildir” sloganlarının atıldığı harekette İsrail ile tüm ticari ve diplomatik alakaların kesilmesi gerektiğinin kıymetine dikkat çekildi. 

SOYKIRIM VURGUSU

Konuyla ilgili ortak basın açıklamasını İsrail’i Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar (BDS) Türkiye ismine Ümit Gerçek okudu. Filistinlilerin uzun yıllardır hücum altında olduğuna dikkat çeken Hakikat, “2 milyondan fazla insanın 16 yıldır ağır abluka altında yaşadığı Gazze, bu günlerde bir soykırıma sahne oluyor.  Büyük çoğunluğu sivil ve çocuk olan dört binden fazla insan katledildi. İsrail işgal güçleri, insanların yaşadığı meskenlerin yanı sıra hastaneleri, mescitleri, kiliseleri, Birleşmiş Milletler okullarını, inançlı bir yer arayan insanların oluşturduğu araç konvoylarını da amaç alıyor” dedi.

“YATIRIMLAR GERİ ÇEKİLSİN”

ABD öncülüğündeki devletlerin İsrail’in işlediği hatalara ‘kalkan’ olduğunu söz eden Gerçek,“Filistin’de müddet giden işgal ve soykırımın derhal durdurulması gerekiyor. Bunun için ne protesto hareketleri tek başına kâfi olacak, ne de siyasi önderlerin kınamalarının bir kararı olacaktır. Yıllardır yaptığımız, İsrail’in topyekün boykot ve tecrit edilmesi, yatırımların geri çekilmesi ve İsrail’e yaptırım uygulanması davetlerinin karşılık bulması bugün hiç olmadığı kadar hayati hale gelmiştir” diye konuştu.

Doğru, bu kapsamda atılması gereken adımları şu tabirlerle sıraladı:

-İsrail’le tüm ticari ve diplomatik alakalar kesilmeli, İsrail işgal rejiminin Türkiye’de bulunan tüm diplomatik temsilcileri sınırdışı edilmelidir.

-Gazze’de iki milyondan fazla Filistinli açlık ve susuzluktan vefata sürüklenirken; İsrail rejimine yardım tedarik gemiler durdurulmalı ve halihazırda bu fonksiyonu gören gemiler geri çağrılmalıdır.

-Başta ABD olmak üzere İsrail’e takviye veren tüm ülkelerin askeri varlıkları Türkiye’den çıkarılmalıdır.  

Sedat Bozkurt, 2015’te sona eren tahlil süreci sonrası kurulan bu temasın ayrıntılarını şu tabirlerle aktardı:

“Bugünlerde anayasa problemine çok ağırlaşmış bir Erdoğan görüyoruz. 2028 yılında tekrar aday olup kazanmanın peşinde. Bunun teknik zorlukları da var. Birinci maksadı kazasız belasız yerel seçimleri atlatmak.

“SOMUT TALEPLERLE KARŞILIK VERİYORLAR”

AKP ile HEDEP ortasında ismi konmamış, resmi nitelik kazanmamış bir görüşme trafiğinden uzun vakittir kelam ediliyor. Bu gerçek. Kurumsal temsil misyonları olmayan eski siyasetçiler görüşüyorlar. Bu görüşmelerden de parti idarelerini haberdar ediyorlar. Dost sohbeti formunda geçmiyor bu görüşmeler edindiğim bilgilere nazaran. AKP’nin mahallî seçim takviye modellerine HEDEP’liler; siyasi tutukluların hür bırakılması, kayyum uygulamasının son bulması ve Öcalan’a tecritin kaldırılması üzere somut taleplerle karşılık veriyorlar.

“DOLAYLI BİR DİYALOG KELAM KONUSU”

HEDEP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları yerel seçimlere yönelik mümkün ittifakların mümkün olduğunu lakin açık yapılması gerektiğini savunurken bu görüşmelerde bilhassa CHP’nin kazandığı seçim etraflarında güçlü adaylarla çıkılması konuşuluyor. AKP ile HEDEP ortasında var olan bu görüşmeler “partileri farklı 2 eski dostun sohbetleri” muamelesi görse de bu görüşmelerde elde edilen bilgilerin iletildikleri yerler parti idareleri. Alınan karşılıklar da birebir usulle paylaşılıyor. Dolaylı bir diyalog kelam konusu yani.”

Arıkoğlu’nun ‘Değerli vekil abilerim” diyerek cemaat içine yönelik yaptığı paylaşımında, “bütün vekil ağabeyler tövbe verirken bu halde tövbe versinler. Kendinizden eksiltme ve katma yapmayın” sözleri bulunuyor.

Arıkoğlu’nun “tövbe metni”nde ise şu kelamlar yer alıyor: 

“Yarabbi bütün yapmış olduğum günahlardan ben pişmanım, keşke yapmasaydım. İnşallah bir daha ben yapmayacağım. Ben kabul ettim. Sultan pir Seyyid Muhammed Saqi hz kendime pir kabul ettim.”

“BAKANLIĞIN FERTLERİ LAİK VE BİLİMSEL EĞİTİMİ HAYATA GEÇİRMEKLE SORUMLUDUR”

Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki cemaat kadrolaşmasının boyutu gösteren bu skandal paylaşım üzerine CHP Yıldırım Kaya’dan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve Aydın Valisi’ne davet geldi.

Kaya, davet açıklamasında şu sözleri kullandı: 

“Milli Eğitim Bakanlığının cemaat ve tarikatlar tarafından kuşatıldığı bir sefer gözler önüne serildi. Aydın’ın Koçarlı İlçe Ulusal Eğitim Müdürü Osman Arıkoğlu, Menzil pirine bağlılık kelamı verdiği görüntüyü toplumsal medya hesaplarından paylaştı.

Milli Eğitim Bakanlığının her ferdi eğitim ihtilallerini geliştirmekle; laik ve bilimsel eğitimi hayata geçirmekle sorumludur. Hiçbir Ulusal Eğittim Müdürü tarikat ve cemaat pirlerine biat edemez!

Aydın’ın Koçarlı İlçesi Ulusal Eğitim Müdürü Osman Arıkoğlu, laik Türkiye Cumhuriyeti’nin Ulusal Eğitim Bakanlığında misyon yapamaz. Derhal vazifeden alınmalıdır.

Milli Eğitim Bakanına ve Aydın Valisine çağrımdır, Menzil pirine biat eden, dizinin tabanında oturan; bu ilçe ulusal eğitim müdürünü derhal misyondan alıp, gerekli soruşturmayı başlatın.”

MENZİL ŞEYHİNE BAĞLILIK YEMİNİ EDENLER LAİK TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NDE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ YAPAMAZ

Milli Eğitim Bakanlığının cemaat ve tarikatlar tarafından kuşatıldığı bir kez gözler önüne serildi. Aydın'ın Koçarlı İlçe Milli Eğitim Müdürü Osman Arıkoğlu, Menzil şeyhine… pic.twitter.com/pVIRcnunPv

— Yıldırım Kaya (@yildirimkaya40) October 21, 2023

“TÜRKİYE CUMHURİYETİ LAİKTİR”

CHP Aydın İl Kadın Kolları Başkanı Ayşe Özdemir konuyla ilgili açıklamasında, “Amacı çocuklarımıza bilimsel eğitim vermek olan kurumlarımızı, çocuklara tecavüz eden tarikatların yuvasına çevirmeye çalışmanıza müsaade vermeyeceğiz. Ne Aydın’da ne de ülkemizin hiçbir kentinde bu zihniyette bir ulusal eğitim müdürü istemiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti laiktir ve hep laik bir eğitim sistemine sahip olacaktır. Çocuklarımız bilimle eğitilecektir, tarikatların kendi uydurdukları, bilimden, akıldan uzak kurallarla değil. Kurumun makamın sorumluluğunu bilen şahıslar o makamda oturmalı, şeyhlere müridlere hizmet eden ulusal eğitim müdürü olamaz. Laik bilimsel eğitim sistemimizi, tarikatların pirlerin eline bırakmayacağız. Türkiye pirler müridler ülkesi olamaz olmayacak. Koçarlı Ulusal Eğitim Müdürü Osman Arıkoğlu derhal vazifeden alınmalıdır!” tabirlerini kullandı.

AKP’li Şanioğlu 2011 yılından bugüne kadar Başakşehir Belediyesi, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Sakarya Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere birçoğu belediye ve devlet kurumu olmak üzere 58 kamu ihalesi aldı. Bu ihalelerin toplam maliyeti ise 953 milyon 127 bin 875 TL fiyatında.

Başakşehir Belediyesi geçtiğimiz günlerde AKP’nin Ortahisar ilçe lider yardımcısı ve iktisat işleri lideri olarak misyon yapan Dursun Ali Özderya’nın CETAŞ Madencilik isimli inşaat şirketine 699 milyon 959 bin 486 TL’lik ihale vermişti.