Türk Tıbbi Onkoloji Derneği (TTOD), tüm dünyada en sık görülen ve en ölümcül kanser çeşitleri ortasında yer alan göğüs ve yumurtalık kanserlerine karşı farkındalığı artırmak için AstraZeneca’nın şartsız dayanağı, oyuncu ve heykeltıraş Arzum Onan’ın elçiliğinde “Kontrol Sende Yanıtı Gende” platformunu hayata geçirdi. cevabigende.com adresinden ulaşılabilen web sitesindeki anketleri dolduran ziyaretçiler, göğüs ve yumurtalık kanseri riski taşıyıp taşımadıklarına ve bu risk faktörlerinin hangilerine maruz kaldıklarına dair fikir edinebiliyorlar. Doldurdukları anketler sonucunda bu kanserlerin risklerine dair bilgilendirilen ziyaretçiler, sonrasında risk faktörlerinin azaltılabilmesine yönelik tekliflerin bulunduğu kaynaklara yönlendiriliyorlar. Sitede her iki kansere dair belirtiler, risk faktörleri, yaygınlık üzere faydalı bilgilerin yanı sıra sıkça yöneltilen soruların cevapları da yer alıyor.
Dünyada en sık teşhis edilen kanser göğüs kanseri
Sitede paylaşılan datalara nazaran dünya genelinde göğüs kanseri, en sık teşhis edilen kanser tipi olarak görünüyor. Göğüs kanseri teşhisi konan bayanların birden fazla 50 yaşın üzerinde, lakin daha genç bayanlar da göğüs kanserine yakalanabiliyor. Her 7 bayandan yaklaşık 1’ine hayatları boyunca göğüs kanseri teşhisi konuyor. Göğüs kanseri, erken bir basamakta tespit edilirse düzgünleşme bahtı yüksek. Bu nedenle, bayanların göğüslerinde rastgele bir değişiklik olup olmadığını nizamlı olarak denetim etmeleri ve her değişikliği her vakit bir tabibe muayene ettirmeleri büyük ehemmiyet taşıyor
Yumurtalık kanseri üreme organı kanserleri içinde en ölümcül olanı
Yumurtalık kanserleri ise dünyada bayanlarda en sık görülen 7. kanser ve yılda 314 bin bayana yumurtalık kanseri tanısı koyuluyor.[3] Gelişmiş ülkelerde her 100 bin bayanın 7’sinde, geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde ise 6’sında yumurtalık kanseri görülüyor. Öteki bir açıdan bakıldığında 40 yaş üzerinde her 100 bayanın 1,4’üne yumurtalık kanser tanısı koyuluyor.3 Yumurtalık kanserlerinin en kıymetli özelliği bunların yüzde 70-75’inin teşhis koyulduğu vakit ileri evrelerde olması. Ayrıyeten yumurtalık kanseri üreme organı kanserleri içinde en ölümcül olanı ve tüm üreme organ kanserlerine bağlı ölümlerin yarısından fazlası bu kansere bağlı.
“Bu platform ile bayanları göğüs ve yumurtalık kanserleri hakkında bilgilendirmeyi hedefliyoruz”
Projenin tanıtım toplantısında konuşan Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Lider Yardımcısı ve Gelecek Lideri Prof. Dr. Nuri Karadurmuş, göğüs kanserine dikkat çektiği konuşmasında, “Çalışmalar 50 yaş üzerinde olan bayanlarda göğüs kanseri görülme sıklığının, 50 yaş altında olan bayanlardan 4 kat daha fazla olduğunu söylüyor. Ailede birinci derece yakınlarında göğüs kanseri olan şahıslarda, göğüs kanserine yakalanma mümkünlüğü, ailesinde göğüs kanseri olmayan bayanlara nazaran 2 kat daha fazla.4 Sayıların da gösterdiği üzere Türkiye ve dünya için büyük bir sıhhat sorunu oluşturan göğüs kanseriyle uğraş kritik ehemmiyette. Göğüs ve yumurtalık kanserine karşı bilgiyi daha erişilebilir kılmak ve toplumda bu kanserler hakkında farkındalık oluşturmak ismine büyük bir adım olan ‘Kontrol Sende Karşılığı Gende’ projesini sayın Arzum Onan elçiliğinde ve AstraZeneca Türkiye’nin şartsız dayanağıyla hayata geçirdik. Göğüs ve yumurtalık kanserleri hakkında bilgi sahibi olmak erken teşhis açısından da büyük bir avantaj sağlıyor. Bu platform ile bayanları göğüs ve yumurtalık kanserleri hakkında bilgilendirmeyi ve bilinçlendirmeyi hedefliyoruz. Bu platform, bayanları gerçek bilgilerle donatmanın yanı sıra göğüs ve yumurtalık kanserinde kendi risk faktörlerini öğrenebilecekleri kapsamlı anketler de içeriyor. Bu anketler, bayanların risk faktörlerini anlamalarına ve gerekirse denetimi ele alarak kimi risk faktörlerini hayatlarından çıkarma kararı vermelerine de yardımcı oluyor.” dedi.
“Meme ve yumurtalık kanseriyle uğraşta yeni bir sayfa açıyoruz”
Konuşmasında yumurtalık kanseri hakkında ilgi cazibeli bilgilere değinen Türk Tıbbi Onkoloji Derneği İdare Heyeti Üyesi Doç. Dr. Gökşen İnanç İmamoğlu “Vücuttaki her hücrenin sistemli bir çoğalma yahut bölünme nizamı var. Bu bölünme tertibi hücrelerin genetik denetimi altında. Çeşitli nedenler ile bölünmeyi önleyen genlerin tesirinin azalması ve bölünmeyi artıran genlerin tesirinin artması hücrelerin kısa vakitte çok sayıda denetimsiz çoğalmasına neden oluyor.3 Denetimsiz çoğalma sonunda tümöre ilişkin kitleler meydana geliyor ve kaynaklandığı organın yapısını bozuyor.3 Bu durum kanser olarak tanımlanıyor. Şayet kanser yumurtalıklarda görülüyorsa buna yumurtalık kanseri diyoruz. Yumurtalık kanseri dünyada bayanlarda en sık görülen 7. kanser ve en çok mevte neden olan kanserler ortasında da 8. sırada. Dünyada yılda 314 bin bayana yumurtalık kanseri tanısı koyuluyor, bu bayanların 207 bini bu hastalıktan ötürü ölüyor.6 Pekala bu bahiste ne yapabiliriz? Burada birinci iş elbette bayanlara düşüyor: Denetimi ele almak. Biz de ‘Kontrol Sende Karşılığı Gende’ projesini bu vizyonla oluşturduk. Bu projeyle, göğüs ve yumurtalık kanseriyle gayrette yeni bir sayfa açıyoruz. Bilgiye dayalı, farkındalığı artırıcı ve bu kanserler hakkında denetime teşvik ederek “kontrol sende” dediğimiz bu proje kapsamında; göğüs ve yumurtalık kanseri ile ilgili bilgi kaynağı sunan cevabigende.com web sitesini hayata geçirmekten büyük memnunluk duyuyoruz. Platform ile bayanları sıhhatleri üzerinde daha fazla denetim sahibi olmaya ve anketler aracılığıyla risk faktörleri hakkında bilgi sahibi olmaya çağırıyoruz. Göğüs ve yumurtalık kanserine karşı bayanlarla omuz omuza duran herkese gönülden teşekkür ediyorum.” biçiminde konuştu.
“Hedefimiz kanserin bir vefat nedeni olarak ortadan kaldırılmasına katkıda bulunmak”
AstraZeneca Milletlerarası Bölge Onkoloji Lideri Ti Hwei How ise proje hakkında, “Meme kanseri yalnızca 2020 yılında 2,3 milyondan fazla olay ile dünyada en çok teşhis edilen kanser ve önde gelen vefat nedenlerinden biri. Bu yükün 2040 yılına kadar yılda 3 milyondan fazla yeni hadiseye ve bir milyondan fazla mevte ulaşacağı iddia ediliyor. 7 Tüm jinekolojik kanserler ortasında en yüksek mevt oranına sahip olan yumurtalık kanseri de kıymetli bir sıhhat sorunu. Yumurtalık kanserinin bu kadar güçlü olmasının nedenlerinden biri belirtilerin tespit edilmesinin güç olması. Yumurtalık kanseri hastalarının üçte ikisi, hastalık yayıldıktan sonra geç bir basamakta teşhis ediliyor ve bu da tedaviyi zorlaştırıyor. Lakin yeterli haberler de var; tarama, erken teşhis ve yenilikçi maksada yönelik tedavilerdeki ilerlemeler sayesinde bu kanser çeşitlerine yakalanan şahıslar daha uzun mühlet hayatta kalabiliyor. AstraZeneca’nın gayesi de göğüs ve yumurtalık kanserleri de dahil olmak üzere kanserin bir mevt nedeni olarak ortadan kaldırılmasına katkıda bulunmak. Bu amaca ulaşmak için hastalığın tüm cinsleri ve evrelerinde karşılanmamış muhtaçlıkları ele almaya, göğüs ve yumurtalık kanseri olan tüm hastaların tedavilerini almalarını sağlayacak tahliller üretmeye odaklanıyoruz. Bu kapsamda bu kıymetli kanser cinslerine ait farkındalığı artırmak ve daha da değerlisi harekete geçme davetinde bulunmak için burada bulunmaktan memnunluk duyuyorum.” açıklamasında bulundu.
“Kanser ile uğraşta muvaffakiyete giden yol iş birliklerinden geçiyor”
AstraZeneca Türkiye Ülke Lideri Ecz. Serkan Barış da “Kanser, insanların hayatını değiştiren ve birçok vakit ömür kalitelerini sınırlayan bir hastalık. AstraZeneca olarak biz de kanseri ve tüm zorluklarını anlayabilmek ismine bilimsel gelişmeleri takip ederek ömür değiştiren tedavileri keşfediyor, geliştiriyor, sıhhatin hizmetine sunuyoruz. 40 yılı aşan müddettir ürettiğimiz kanser ilaçlarıyla hastaların hayat müddetini uzatırken kanser tedavisi alanında hastaların hayatında paha yaratmak için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeyi maksat ediniyoruz. Bu yaklaşımla yaptığımız yatırımlar sonucunda Türkiye’de yürüyen klinik araştırmalara son iki yılda 420 milyon TL’den daha fazla yatırım gerçekleştirdik. Türkiye’de yürüttüğümüz çalışmalardan yüzde 73’ü kanser tedavi alanında. Alışılmış bu önemli hastalığı önlemek için yapılan çalışmaları artırmak ve bu alanda bilinçlendirme çalışmaları yapmak da büyük kıymet taşıyor. Kanser hastalıklarıyla ilgili insanların hayatlarında manalı bir fark yaratmak ve farkındalık sağlamak için muvaffakiyete giden yolun birliktelikten doğduğuna inanıyoruz. Bu nedenle dernekler, akademik kurumlar, teknoloji firmaları ve bilim insanlarıyla birçok iş birlikleri gerçekleştiriyoruz. Bedelli paydaşlarımızdan Türk Tıbbi Onkoloji Derneği ile bu yeni iş birliğimizde de bir defa daha yan yana olmaktan memnunluk duyuyoruz. Platformunun elçiliğini ise Arzum Onan’ın yapması da bizim için başka bir gurur. Bu manalı projede, göğüs ve yumurtalık kanserleri ile ilgili bilgilendirici içerikler ve anketler aracılığıyla risk faktörleri hakkında toplumun bilgilendirilmesine katkı sağlamayı amaçlıyoruz. Sıhhate erişim maksadımız doğrultusunda bilinçlendirme projeleri ile milyonlarca beşere ulaşmayı desteklemeye ve toplumda kanser hastalıkları hakkında farkındalık yaratmaya devam edeceğiz.” dedi.
“Tüm bayanları risk durumlarını öğrenmeleri ve bilgi sahibi olmaları için platformumuza davet ediyorum”
Meme ve yumurtalık kanserleri ile ilgili farkındalık çalışmalarına takviye vermek hedefiyle proje elçiliğini yapan oyuncu ve heykeltıraş Arzum Onan da mevzuyla ilgili şunları söyledi: “Türk Tıbbi Onkoloji Derneği’nin, AstraZeneca Türkiye’nin şartsız dayanağı ile hayata geçirdiği bu projeyi, dünya çapında sayısız bayanın ve ailenin hayatını etkileyen göğüs ve yumurtalık kanserlerine karşı ortak uğraşımıza umut olacak kıymetli bir adım olarak görüyorum. Şunu hiçbir vakit unutmamalıyız. Bu platformdaki dataların her biri yalnızca sayılardan ibaret değil. Bir anne, bir kız, bir kız kardeş, arkadaş, hala, teyze… Her sayı bir hayatı temsil ediyor. Elçiliğini yapmaktan onur ve memnunluk duyduğum bu platform ile bu hastalıklarla uğraş seyahatinde, umudun ışığını birlikte yakacağımıza inanıyorum. Bu platform üzerinden bayanların yalnızca bilinçlenmesine dayanak vermekle kalmıyor tıpkı vakitte onları sıhhatlerinin ve bahtlarının denetimini ellerine almaya da davet ediyoruz. Platformumuz hem bir web sayfası ve bilgi platformu hem de bir umut kaynağı ve harekete geçme davetidir. Tüm bayanları platformumuzu ziyaret ederek bu hastalıklarla bağlantılı riskleri taşıyıp taşımadıklarını öğrenmeye davet ediyorum.”
